18 Ağustos 2009 Salı

Erkek evlat kız evlat

Biz Türklerin aile yapısının sevdiğim yönü, aile bireylerinin birbirlerine olan kuvvetli bağıdır. Çocuklar, doğar, büyür, eşşek kadar olur, evlenir çocuk sahibi olur ama hala evin çocuğu gibidir, el üstünde tutulur. Mesela bunu severim. Ayrıca O büyümüş çocuklar yeri gelir yaşlanan anne ve babalarını yalnız bırakmaz, gerekirse tıpkı bir zamanlar anne ve babalarının onlara yaptığı gibi kanatları altına alırlar ailelerini. Bunu da çok severim.

Ama şimdi sevmediğim kısımların bombardımanı geliyor: Çocuklar büyürken cinsiyete göre yetiştirme mantığı ölsün bitsin artık. Daha ilkokulu bitirmemiş kız çocukları derli toplu olmakla yükümlü, yetmezmiş gibi mutfakta ve temizlikte annenin çırağı olarak eğitimden geçiyor. Ee ne var, o da bir gün anne olacak, evinin kadını olacak. E olacak da evinin kölesi olmayacak herhalde.

Kızımız köle İzaura modeli takılırken aynı evin erkek çocuğu padişah ilan ediliyor. Odası her daim dağınık, salonda bırakılmış kirli çoraplar, sifonu çekilmemiş tuvaletler, sofrada önüne konan yemekler, karnı doyar doymaz arkasına bile bakmadan çekip gidilen sofra adabı gibi her türlü insanlıktan çıkmaya aday bir tipleme büyür o evde. Mantık şu mu: Erkek adam zaten çalışacak evde de arkasından toplayan olur elbet.

O zaman neden erkek anneleri sürekli şu sesleri çıkarıyorlar: Oğlum yapma, oğlum oraya koyma onu, oğlum ayakların kirli bak dayama koltuğa, oğlum gürültü etme, oğlum dağıtma, oğlum etme, oğlum eyleme.

Anneyi böyle eden ileride eşine hangi nağmeleri söyletir acaba ?

Hadi evin tek çocuğu, gözünüzün nuru falan zaten olaya baştan megolomanca girişmişsiniz, e peki hem kızı hem oğlu olan aileler şunu neden düşünmezler: Erkek gitti kızın tekiyle evlendi yaktı o kızı da kendi kızları da gidip elin adamında devam etmeyecek mi köleliğe ? Ayrıca anne evinde gördüğü özeni hiçbir el kızının hizmetinde bulamayacağı için hayat boyu eziyet etmeyecek mi o kızı yetersiz gördüğü için ?

Avrupa'da aile bağları hiç yok, çocuk onsekizine gelince artık ilgilenmiyorlar diye tutturmuş gidiyoruz. Doğru, ama o çocuklara daha ufak yaştan birey olmayı, başlarının çaresine bakmayı öğrettikleri için o çocuklar ergenlikte hayata atılabiyorlar. Erkek ya da kız olmayı değil insan olmayı öğreniyorlar.

Bizim de artık çocuklara cinsiyet ayırmaksızın aynı görgü, aynı terbiye ve aynı ahlak anlayışını öğretmemiz ve benimsetmemizin vakti geldi. Diğer türlü erkek çocuklar böyledir kız çocuklar böyle diye aynı teraneleri dinleyip nesiller boyu küçük hizmetçiler ve küçük ağalarla uğraşıp duracağız.

10 yorum:

Aslısın dedi ki...

Sana katılıyorum. Bunu, iki sene önce oğlumun okuldaki yılbaşı hediye çekilişinde, üzülerek fark ettim.

Elinde hediyesiyle geldi. Traffic jam diye eğlenceli bir zeka oyunu. Neyse sohbet ederken sordum; genelde ne tür hediyeler geldi?
Cevap: Erkeklere zeka oyunları, kutu oyunları. Kızlara barbie, pony, mutfak seti falan.

Bu ne ya?
Sonra kızların kafası bazı şeylere basmaz diye genellemeler yapıp, inanalım onlara. Elbette kız çocuklar bebeklerle oynar, severler.
Ama bu 5 yaşında bir çocuğun bile fark edeceği kadar sadece o oyuncaklara yönelmekse bence orada bir sorun var!

Uyumsuz dedi ki...

Çocuk sahibi olmayan biri olarak biraz tek yönlü bir bakış oldu benimki ama aslında bu gerçekten bir toplum sorunu. Öte yandan bahsettiğin gibi erkeklere zeka oyunları var da kızlara neden yok ki ? Bak sinirlendim genee :)

Adsız dedi ki...

her aile için geçerli değildir sevgili uyumsuz!
Belki de genlerle ilgili bir durum olabilir. Sıralayalım, ailenin en büyük çocuğu genelde disiplinli yetiştirilir. Belli bir kurallar içerisinde büyür. Arkadan gelen diğer çocukta aynı hatalar tekrarlanmaz. Nedense 2. çocuk daha başarılı olur. Yaratıcıdır.
Diğer bir teori eğer seninde bir oğlun olursa, hoşlandığı bir kızdan bahsederse ve ileride onunla aynı evi paylaşmak isterse; sen övünürsün. Tam tersini düşünelim. Kızın büyüdü, erkek arkadaşıyla aynı evi paylaşmak istediğini sana söyledi. Tepkin ne olur?
Kendimden örnek vereyim. ben 4 evin bir oğluyum.:) kendim bildim bileli erken kalkar ve yatağımı kendim toparlarım ve odam düzenliydi. Kız kardeşim ise yatağını bırak odasına girmek cesaret ister, dağınıklıktan başın dönerdi:))

geveze baykuş dedi ki...

bi de babası tarafından fişteklenir o oğlan, annesine de kızkardeşine de bağırır, emir verir falan. sinir olurum.

şirkette çay işlerine bakan bi ablamız var, dünya tatlısı. oğlu daha 2. sınıfa geçti bu sene ve tam bi kazma namzeti! arada ofise geliyor, annesine bağırıyor falan, boğazını sıkasım geliyor! bi defasında dayanamadım, iki laf soktum, akşama kadar sessiz oturdu ama eve gidip de ayı babasının yanında staja kaldığı yerden devam etti işte...

kesinlikle çocuk yetiştirmeyi bilmiyoruz, bence ürememiz yasaklanmalı.

Uyumsuz dedi ki...

Gevezem Baykuşum, ağzına sağlık. Ama sadece babaya yüklenmeyelim, zira o çocuğu asıl anne yetiştiriyor. Babanın yanında çocuk anneye dayılanabilir ama anne ve çocugun basbasa kaldigi süre daha fazla. O sırada çocuğu hizzaya soksa iyi olurmus anne. Daha 8 yaşındaki velede karşı ezikleşmiş. Neden, çünkü daha çocuk da olsa o bir erkek. Yahu o daha çocuk ve senin çocuğun. O 45 yaşına da gelse sana hürmet gösterecek. Kaldı ki annesine hürmey göstermeyen kime saygı gösterir yaw ? Dediğin gibi böyle ruh hastaları yetiştireceğimize hiç doğurmayalım daha iyi.

Burcu Kaptan dedi ki...

Fotoğraftaki sen misin? Kafandaki Bergüzar'ın duvağına benziyor hehe:)

Uyumsuz dedi ki...

evet benim, yanımdaki de beyim :P

Basak dedi ki...

Gözlemime göre teoride bu tespitlerine sonuna kadar katılan pek çok "moderin" hem cinsmiz de çocuk sahibi olunca eski hamam-eski tas usulüne devam etmekteler.

O yüzden de erkeklerimizin çoğu "eş" değil "hizmetçi" arıyor "ideal evliliği" yapmak için.

Uyumsuz dedi ki...

Haklısın Başak. Ortalıkta zapıtan, bağıran, çağıran ve arsız erkek çocukları görüyorsan anla ki anneden terbiye alamamış. Geleceğin kötü koca adayı !

Feride Nizamettin dedi ki...

Benim erkek çocuk annesi arkadaşlarım şimdiden kaynana valla, kesin istemediğim bir kız bulur bu oğlan falan modundalar...bir de buradan yakalım lütfen:)