Uçak yolculuklarında asla Business Class'ı tercih etmediklerini söyleyen Radiohead solisti Thom Yorke " Uçağın önü de arkası da aynı yere gidiyor, neden bir perdeye onca para veriliyor ki ?" demişti bir röportajında.
Aslında düşününce, Hindistan'da bugün kast sisteminin hala devam ediyor olmasına şaşıran biz sözde batılıların benzer sınıfsal ayrımların peşinde koştuğumuzu göremiyor olmamız tam bir komedi.
Internet ortamında ücretsiz hizmet veren oyun ya da arkadaşlık siteleri var. Bu sitelerdeki olanaklardan daha iyi faydalanmanız için size sunulan VIP ya da Gold üyelikleri için para ödemeniz gerekiyor. Yani sıradan biri olarak ücretsiz sınırlı faydalanıyorsunuz, ama para verince olanaklar çoğalıyor.
Bu kabul edilebilir bir pazarlama stratejisi aslında. Üyelik ve kullanımın bedava olması o siteye ilk girişte doğrudan para istenmesinden daha iyi kazanç sağlıyor.
Ancak zaten para verdiğiniz üyelik ya da hizmetlerde bir üst seviyeye geçmek için daha da kesenin ağzını açmak bana kalırsa soyulmaktan farksız. Herkesten daha fazlasını ödeyip üç kuruşluk hizmet almakla kendimizi yükselmiş sanmamız parayı cebe atan firmalar dahil diğer tüm insanların bize enayi gözüyle bakmasına da engel değil üstelik.
Business Class uçmak gibi..
Digitürk'teki Digitürk Plus üyeliği gibi..
Ya da spor salonlarında özel soyunma alanına sahip olmak gibi..
Hintliler bir üst sınıfa ait olmanın gücünü alt sınıfı hor görmekten alıyorlar. Biz kapitalist tuzaklar içinde göstermelik artılar için para saçan insanlar ise bu hazzı yaşamanın yolunu başkalarına fazlasını ödeyerek yaşayabiliyoruz ancak..
Kendimizi VIP sanarak hakikaten üstün ırk olduğumuza inanıyoruz, diyorum ya, gerçekten komedi !
Aslında düşününce, Hindistan'da bugün kast sisteminin hala devam ediyor olmasına şaşıran biz sözde batılıların benzer sınıfsal ayrımların peşinde koştuğumuzu göremiyor olmamız tam bir komedi.
Internet ortamında ücretsiz hizmet veren oyun ya da arkadaşlık siteleri var. Bu sitelerdeki olanaklardan daha iyi faydalanmanız için size sunulan VIP ya da Gold üyelikleri için para ödemeniz gerekiyor. Yani sıradan biri olarak ücretsiz sınırlı faydalanıyorsunuz, ama para verince olanaklar çoğalıyor.
Bu kabul edilebilir bir pazarlama stratejisi aslında. Üyelik ve kullanımın bedava olması o siteye ilk girişte doğrudan para istenmesinden daha iyi kazanç sağlıyor.
Ancak zaten para verdiğiniz üyelik ya da hizmetlerde bir üst seviyeye geçmek için daha da kesenin ağzını açmak bana kalırsa soyulmaktan farksız. Herkesten daha fazlasını ödeyip üç kuruşluk hizmet almakla kendimizi yükselmiş sanmamız parayı cebe atan firmalar dahil diğer tüm insanların bize enayi gözüyle bakmasına da engel değil üstelik.
Business Class uçmak gibi..
Digitürk'teki Digitürk Plus üyeliği gibi..
Ya da spor salonlarında özel soyunma alanına sahip olmak gibi..
Hintliler bir üst sınıfa ait olmanın gücünü alt sınıfı hor görmekten alıyorlar. Biz kapitalist tuzaklar içinde göstermelik artılar için para saçan insanlar ise bu hazzı yaşamanın yolunu başkalarına fazlasını ödeyerek yaşayabiliyoruz ancak..
Kendimizi VIP sanarak hakikaten üstün ırk olduğumuza inanıyoruz, diyorum ya, gerçekten komedi !
2 yorum:
nefisss bir yazı yine şekerim..
aşti saolsun. kendimi first class hissettiriyo :D
Yorum Gönder